Charles Dickens'ın en önemli eserlerinden biri olan "İki Şehrin Hikayesi", Fransız Devrimi döneminde geçen ve İngiltere ile Fransa arasında geçen bir tarihi romanıdır. Kitap, aynı zamanda bir aşk hikayesi ve bir casusluk hikayesi de içermektedir.
Roman, Londra ve Paris'te geçmektedir. Hikaye, doktor olan Manette Charles Darnay adlı bir Fransız soylusuyla Lucie Manette adlı genç bir İngiliz kızı arasındaki aşk hikayesi etrafında dönmektedir. Charles Darnay, Fransız Devrimi'nin patlak vermesinin ardından, İngiltere'ye kaçar ve burada Lucie ile tanışır. Ancak, Darnay'nin Fransa'da bıraktığı geçmiş, onu tekrar geri götürür ve burada hayatı tehlikeye girer.
Roman, aynı zamanda Fransız Devrimi sırasında yaşanan şiddetli olayları ve insanların hayatta kalmak için yaptıkları fedakarlıkları da anlatmaktadır. Dickens, romanda Fransız Devrimi'nin insanlarda nasıl bir yıkım yarattığını, insanların birbirine olan güvensizliğinin ne kadar büyük bir tehlike yarattığını ve insanlığın içinde bulunduğu karanlık durumu anlatarak, bir tarihi dönemi resmetmektedir.
"Iki Şehrin Hikayesi", Charles Dickens'ın dil ve üslup bakımından en başarılı eserlerinden biridir. Kitap, insanlık tarihinin en önemli dönemlerinden birinde geçen olayları, etkileyici karakterleri ve sürükleyici kurgusuyla okuyucuları kendine çekmektedir. Aynı zamanda, insanlık tarihinin değişim süreçlerini, insan doğasındaki iyilik ve kötülük arasındaki mücadeleyi, aşkın gücünü ve insanın içindeki umut kavramını da başarılı bir şekilde işlemektedir.